HAMİLELİKTE 3. HAFTA 🤰🏻👣
Sen hala hiç birşeyin farkında değilsin hayatın en doğal halinde akıyor ama en önemli olay gerçekleşmez üzere. Yumurtan (Ovum) beyaz atlı prensini bekliyor. Bir ordu gelecek (spermler) ama içlerinde en doğrusunu seçecek. Bu büyük ordu (250 milyon sperm) yolculuğa başladığında önlerinde uzun bir yol var. Uzun bir yolculuk dedim çünkü ortalama 10 saat sürecek.
Vajinadan geçecekler ama engebeli bir yol o yüzden askerlerden bazıları burda kalacak. Bu uzun yolda en sağlıklısının sevgilisine (Yumurta, ovum) ulaşmasını istiyoruz. Rahim (Uterus) içinde yolculuklarına devam ediyorlar yine bazı askerler rahimde kalacak ilerleyemeyecekler. En önemli karar çünkü yol ayrımı yol sağa ve sola ayrılıyor. Bir kısmı sağa bir kısmı sol fallop tüpüne ilerleyecek. Her ay genelde sadece bir yumurtalıktan 1 yumurta atılır. Yanlış tarafa gidenlerde elendi. Sevgili yumurtaya ulaşanlar aşağı yukarı 400 sperm olacak.
Bu olaylar gerçekleşmeden önce olgunlaşan yumurta (Ovum) yumurtalıktan atılır ve fallop tüpünün saçaklı kısmı yumurtayı yakalar ve içeri doğru hareket etmesini sağlar. Fallop tüpünün en geniş yerinde sevgilisini (Sperm) bekler. Uzun bekleyişin ardından 400 kadar sperm ufukta görünür.
Döllenme; spermin yumurtanın dış tabakasına ulaşmasıyla başlayıp, sperm ve yumurtadan gelen, 23 tane kromozom oluşan 2 yarı kromozom takımının birleşip bebeğinizin 46 tane (23 çift) tam kromozom takımını oluşturmasıyla son bulur.
Oluşan bu hücre, insan bedeninin ilk hücresi olan zigot olarak adlandırdığımız tek hücreli embriyodur.
Mucize başlıyor...
Zigot hala yumurtanın dış tabakasına sahiptir. Bu bebeğinizin ilk hali, tüm genetik özelliklerinizi taşıyan bebeğinizi eşsiz yapan 23 çift kromozomu barındırıyor.
Döllenmeden 30 saat kadar sonra tek hücreli zigot kendini eşler, bir kopyasını yapar ve bu arada rahime doğru yolculuğuda başlar.
Kendini 2 hücreye böldükten (aslında kendisini kopyalayar) sonra tekrar bölünür ve 4 hücreli olur ve rahime doğru yolculuğu devam eder.
Zigot 4 hücreden bölünerek 8 hücreli olur. Bu bölünme süreci çok hızlı gerçekleşir ama hala fallop tüpündedir. Rahime ulaştığında her hücrenin farklı bir görevi olacak. 8 hücreden sonra tekrar bölünür ve 16 olur.
16 hücre tekrar bölünür ve 32 hücreli morula oluşur. Bu ilk günlerde embriyo boyut olarak çok büyümez çünkü oluşan hücreler hâlâ küçüktür ve az hacimde daha sıkı paketlenmiştir. Bu arada DNA da kendini inanılmaz bir hızda kopyalamaya devam etmektedir. DNA kromozomun sıkı sıkı saklandığı paketlerdir.
İkinci günde yumurtanın etrafındaki hücreler yok olur ama dış kabuk hâlâ zigotu korumaya devam etmekte ve yol üzerinde, rahime ulaşmadan yanlışlıkla fallop tüpüne yuvalanmasını engellemektedir. Yolculuğu, fallop tüplerinde tıkanıklık gibi bir sebeple orada kalırsa, dış gebelik oluşur yani zigot, rahime ulaşmadan fallop tüpüne yerleşir ve büyümeye başlar. Ama fallop tüpleri buna uygun bir ortam olmadığı için, embriyo büyüdükçe dış gebelik, fallop tüplerinde yırtılma ve kanamaya sebep olarak hayati tehlike gelişebilir. Döllenmeden 3 gün sonra, embriyo hâlâ tüptedir ve 16-32 hücreli bir top şeklindedir (morula).
YUVALANMA
Yuvalanma, henüz çok genç olan embriyonun, ana rahminin iç tabakasında kendisine uygun bir yer bulup oraya gömülme, yerleşme işlemidir. Döllenmeden 6 gün sonra başlar ve ortalama 12 günde tamamlanır.
İlk aşama 6. günde başlayan, tutunma aşamasıdır. Hücre topunun (Morula) en dışındaki hücreler özelleşerek bu tutunmayı sağlayan özel kimyasal maddeleri salgılarlar ve rahimin iç tabakasını erozyona uğratırlar. Yuvalanmak için kendilerine yer açarlar. Bu erozyonun yarattığını kanama sizin adet arası lekelenme tarzı kanamam var dediğiniz kanama. Rahim iç tabakasındaki hücreler su ve besinle doludur. Hücre yumağımız kendine, salgıbezleri arasındaki verimli bulduğu bir bölgeyi seçer.
Tutununca, bazı özel enzimler salgılayarak, kendisine yeni kanallar açar ve iyice yerleşerek besinleri içerideki bütün hücrelere ulaştırır. Tam da sevimli bir parazit gibi davranmaktadır.
0 Yorumlar